Bolulu iş insanı Ferhat Bağcı son dönemde yaşanın kur krizinin neden yaşandığını, bundan sonra neler yapılması gerektiğini ve vatandaşların nelere dikkat etmesi gerektiğini Bolu Gazetesi'ne anlattı.
İstanbul merkez olmak üzere döviz büroları sahibi, Bolulu iş insanı Ferhat Bağcı, tasarruf sahiplerinin enflasyona karşı kendi yerel parada tasarruf yapmaları gerektiğini ifade ederek, "Türkiye’de yaşanan kur krizinin en önemli nedeni uygulanan yanlış faiz politikasıdır. Genel kabul görmüş iktisat teoremine ve yaşanan tecrübelere göre; nominal faiz beklenen enflasyondan yüksek olmalıdır.
Böylece tasarruf sahipleri enflasyona karşı kendi yerel para cinsinden tasarruf yaparlarsa kazanç kaybına uğramamış olur. Bu durumda tasarruf sahipleri reel kazanç elde etmiş olur ve tasarruflarını yerel para cinsinden yapmak saikinde olurlar.
Türkiye’de reel faiz son dönemde negatif olarak uygulanmaktadır. Bu dövize talebi artırmıştır. Enflasyon konusunda beklentiler son derece kötüdür.
Pandemi döneminde dünyada başlayan enflasyon dalgasından ülkemiz de payını almıştır. Dışardaki değişkenler üzerinde karar alıcı olmadığımıza göre içerdeki dinamikleri çok etkili şekilde yönetmemiz gerekirdi. Ancak bu şansımızı kaybettik.
Yüksek enflasyon beklentisi düşük nominal faiz, reeal faizin negatif olmasına sebep olmuş; bu da dövize talebi tetiklemiş ve TL’nin aşırı değer kaybını beraberinde getirmiştir. Faiz konusunda bu katı tutum devam ettiği sürece kurdaki artış düzenli şekilde devam edecektir.
Ekonomi yönetiminin bir tercih yaptığını ve büyüme odaklı bir maliye-para politikası uyguladığını düşünmekteyim. Türkiye bu acı tecrübeleri daha önce yaşamasına rağmen ders alamayıp maalesef aynı kısır döngüye tekrar girmiştir.
Kısa dönemde büyümede ve cari açıkta iyileşme olsa da bu sürdürülebilir bir politika değildir. Ülkenin fakirleşmesi dünya ile entegre olamaması hiş kimsenin arzu ettiği bir durum olmamalıdır.
Tüm samimiyetimle söylüyorum ki; ülkede bir maliye politikası uygulanmakta mıdır? Emin değilim.
Pandeminin etkisi ile artan bütçe açığı enflasyonu ve kur artışını tetikleyen diğer bir unsurdur. Türkiye uygulanan bu yanlış politikalarla en önemli kazancı kaybetmiş ve enflasyonlu günlere geri dönmüştür.
Maalesef belki de uzun yıllar enflasyonda yüzde 20’nin altını göremeyeceğiz. Enflasyon konusunda tüm kazanımlarımızı kaybettik.
Tüm makro ekonomik politikaların yeniden revize edilip siyasi iktidar tarafından güçlü bir şekilde uygulanması gerekir. Bu politikaların merkezinde enflasyon olmalıdır. Siyasi iktidarın bu düşüncede olmaması asıl korkutucu olandır.
Yerli ve yabancı yatırımcı tarafından bu yaklaşım farkedilmiş ve ülkemizin risk primi yükselmiştir. Enflasyonun büyüme üzerinde pozitif etkisinin de olduğu gözardı edilmemelidir. Ancak bu uzun süreli olmayacaktır. Son zamanlardaki ekonomideki canlılığın temel nedeni enflasyondur.
Düşük faiz politikasının sıkı maliye ve sıkı para politikası desteklenmezse kurdaki artışın önüne geçilemez" şeklinde konuştu.