Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Gölcük ile ilgili ihale süreci ve yapılacaklara ilişkin bazı kesimler tarafından yapılan kasıtlı yorum ve değerlendirmelerle gerçeğin değiştirilmeye çalışıldığını belirterek, dile getirilen iddiaların doğru olmadığını kaydetti.
Ülkedeki bazı kesimlerin her zaman olduğu gibi yine bazı hesaplarla harekete geçtiğini ifade eden Yılmaz, “Bu ülkede her şeye hayır diyen kesim yine harekete geçti! Bu zihniyet, bu ülkede yıllardır yapılan her şeye ‘istemeyiz’ diye haykırır! Dertleri doğaya, ağaca, çevreye sahip çıkmak değildir! Onların meselesi AK Parti iktidarıdır! Onların meselesi her zaman olduğu gibi her türlü hassasiyeti kullanarak AK Parti iktidarı döneminde atılan her adımı, her projeyi, her yatırımı engellemeye çalışmak ve baltalamaktır! Bizi asırlık ağaçları ‘idam’ edenlerle bir tutmasınlar! Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi ‘Asırlık ağaçları kesenlerle bir yere gidilmez. Bunlarda çevrecilik diye bir şey yok. Yeşile saygı diye bir şeyi yok!’ Onların zihniyetindekiler ağaç keser, biz her yeri ağaçlarla donatırız. Bizim hizmet anlayışımızın farkı da işte budur. Geçmişten gelen alışkanlıklarla, çevre ve ağaç hassasiyetini kullanarak tarihe gömdüğümüz klişeleri canlandırmak için Bolu doğru yer değil. Onlara buradan ekmek çıkmaz! Perde arkası algı oyunları ile ucuz hesaplarla siyasi rant peşinde koşanlara en güzel cevabı yine Bolu halkı verecektir. Yıllardır hep beraber omuz omuza ülkemize, şehrimize katma değer üretmek için mücadele ediyoruz. Bizim bütün hesabımız şehrimizin geleceğidir, bu şehre ve bu ülkeye hizmettir. Bu gözleri olup görmeyenler, bu yüreklerine mühür vuranlar, bu akıl tutulması yaşayanlar bizi hizmet yarışından döndüremezler. Bu yapılar bugüne kadar bir netice alamadılar. Bundan sonra da alamayacaklar! Biz Hakka teslim olup, halka hizmet için yürüyenlerdeniz. Sevdamız bu şehirdir, bu ülkedir” dedi.
TABİAT BİZİM NİMETİMİZDİR
“Gölcük Tabiat Parkı Projesi’nde Bolu halkının endişe duyacağı hiçbir şey yok. Proje ortada” diyen Başkan Yılmaz, “Tek bir ağaca bile zarar gelmeyecek ve doğa harikası tüm güzelliklerimiz korunacaktır. Bunun da teminatı Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Bolu Belediyesi ve büyük bir hassasiyetle ve titizlikle oluşturulmuş projedir. Tabiat bizim en büyük zenginliğimiz ve Allah’ın bahşettiği en büyük nimetimizdir. Gölcük sadece Bolu’nun değil, Türkiye’nin göz bebeğidir! Onu korumak, kollamak ve sahip çıkmak bizim temel sorumluluğumuzdur” değerlendirmesinde bulundu. Yılmaz, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şöyle devam etti:
“Turizmde önemli bir cazibe merkezi olma hedefindeyiz. Şehrimizde turizm sektörünü geliştirmek, turizm gelirimizi artırmak ve ekonomimize katkı sağlamak için çok uzun yıllardan beri mücadele ediyoruz. Bolu’nun doğal güzellikleri ile övünmek elbette hakkımızdır. Ancak aslolan bu zenginliklere ve güzelliklere sahip çıkarak, koruyarak, kollayarak hakkıyla değerlendirmektir. Bu, bizim geleceğe karşı, evlatlarımıza, torunlarımıza karşı sorumluluğumuzdur. Gölcük Projesi de bu kapsamda çevre ve doğa hassasiyetiyle ve büyük bir titizlikle oluşturulan, ekonomi ve istihdam açısından da şehre değer kazandıracak bir projedir.
SİYASİ RANT ELDE ETMEYE ÇALIŞIYORLAR
Bazı STK’lar ve partiler mevcudiyetlerini bu akıldan uzak, provakatif çıkışlara borçludur! Onların varlık sebebi budur! Bugüne kadar Bolu için hiçbir katma değer üretmeyenler; oturduğu yerden yorum ya da eleştiri yapmayı alışkanlık haline getiren kelime simsarları; bu proje üzerinden de farklı bir algı oluşturmaya çalışıyorlar. Geçmişte de yaptılar, bugün de yapıyorlar! Kendilerine yakın medya kuruluşları aracılığı ile olmayanı ‘varmış gibi’ anlatmaya çalışıyorlar. Meselenin ağaç, doğa ve çevre olmadığının farkındayız! Sırf muhalefet etmek için akıldan uzaklaşanları, böyle olaylarla var olduklarını gösterme yarışına girenleri de anlıyoruz. Çünkü başka yaptıkları ya da yapacakları bir şey yok! Çünkü bu şehirde yıllarca yapılamayan her şey AK Parti döneminde yapıldı. Bu şehrin yıllardır çözülemeyen sorunlarını çözdük. Sayısız proje yaptık. Şimdiye kadar akıllarına bile gelmeyen doğal, kültürel ve tarihi hazinelerimize sahip çıktık, güzelliklerimizi Türkiye’ye ve dünyaya duyuruyoruz. Büyüyoruz, gelişiyoruz.
KONUŞARAK İCRAAT YAPILAMAZ!
Sadece konuşarak icraat yapılmaz! Bolu için bugüne kadar bir adım bile atmayanları, fikir üretmeyenleri bu şehre katkı sağlamaya, emek harcamaya, proje üretmeye davet ediyorum. Değerli Bolu halkının bu bezirganlara, laf tüccarlarına aldırış etmeyeceğini, sağduyusuyla hareket edeceğini, Bolu’ya değer katan her projenin yanında olacağını biliyorum. Turizm projelerimiz de diğer projelerimiz gibi planlı, programlı ve şehrimizi geleceğe taşımak için her türlü hassasiyet düşünülerek yapılmış projelerdir. Daha yapacak çok işimiz, hayata geçirecek çok projemiz var. Bolu’ya hak ettiğini kazandıracağız ve evlatlarımıza gurur duyacakları bir şehir bırakacağız.
BU DOĞA HARİKASININ ASIL SAHİBİ BOLU HALKIDIR
Bolu halkı olarak yaşadığımız coğrafyaya sahip çıkarız biz. Ağacımıza, ormanımıza sahip çıkarız. Tek bir ağacın bile değeri büyüktür bizim için. Hepimiz bu topraklarda bu anlayışla büyüdük. Bolu Belediyesi bu şehre, bu halka hizmet için vardır. Bu proje, Gölcük Tabiat Parkı ile ilgili 25 Ekim 2016 tarihinde onaylanarak yürürlüğe giren gelişme planına uygun yapılmıştır. Bu plana göre de burada herhangi bir şekilde tatil köyü vb gibi bir yapılaşma olması zaten söz konusu olamaz. Yapılacak olan ahşap kır evi ya da başka deyişle bungalovlar ve dağ köşkü orman içi açıklıklarda, ağaçların olmadığı alanlarda, hiç bir ağaç kesimi olmadan, doğal yapıya zarar verilmeden gerçekleştirilecektir. Gölcük bu proje gerçekleştiğinde de bugün olduğu gibi yine tüm vatandaşlarımızın hizmetinde olacaktır. Tersini savunanlar akıl tutulması yaşıyorlar! Bu doğa harikasının asıl sahibi Bolu halkıdır!
TURİZMDE YÜKSELİŞE GEÇTİK
Böyle cennet gibi bir şehirde yaşadığımız için şükrediyoruz. Biz göreve geldiğimizde Bolu’yu turizm ve üniversite kenti olarak tanımladık. Doğa, sağlık ve spor kenti olacağını ifade ettik. O günden bugüne de Bolu’ya ürettiğimiz her projeyi bu hedef doğrultusunda ürettik ve doğal güzelliklerimizi koruyarak, kollayarak, çevresel hassasiyetlerimizle hayata geçirdik. “Tabiatın Kalbi” sloganı ile şehrimizi bir dünya markası yapma yolunda da hızla ilerliyoruz. Doğaya, doğala sahip çıkarak yürüttüğümüz proje ve çalışmalarla Türkiye’deki örnek şehirlerden biri haline geldik. Tabiat turizmi konusunda dünya çapında markalaşmak için çok kıymetli zenginliklerimiz var. Dünyadaki değişen turizm trendlerinden pay alabilecek müthiş bir potansiyele sahibiz. Şayet doğru şekilde değerlendirebilirsek yeni turizm anlayışından da en fazla faydalanabilecek şehirlerden biri biz olabiliriz. Dört mevsimin tüm güzelliklerini içinde barındıran, bu kadar özel yaylalara, kanyonlara, göllere, ormanlara sahip kaç şehir vardır ki? Ekonomi ve istihdama katkısıyla şehrimiz için de vazgeçilmez bir sektör olan turizmde artık yükseliş dönemine geçtik. Buna da kimse engel olamayacak!”