Bolu Belediyesi geçmiş dönem Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz ve bazı görevlilerin haksız şekilde Sosyal Denge Yardımı alarak fazla para aldıkları iddiasına cevap veren AK Parti Bolu İl Başkanı Nurettin Doğanay; iddialarla ilgili bir basın açıklaması yayımladı.
Doğanay açıklamasında; “Bolu’da son günlerde “Sosyal Denge Sözleşmesi” kapsamında Geçmiş Dönem Belediye Başkanımız Alaaddin Yılmaz, geçmiş dönem seçilmiş AK Partili bazı Belediye Başkan Yardımcıları ve de Bolu Belediyesinde çalışan Daire Müdür, Memur arkadaşlarımızın kişilik haklarının hiçe sayılarak, basın ve kamuoyu önünde adeta linç edilmesi karşısında bu açıklamayı yapmak ne yazık ki zorunluluk olmuştur.
Göreve başladığı ilk günden bu yana algı operasyonlarıyla kamuoyunu yönlendirerek, Bolu Halkının oylarıyla geldiği bu göreve ne kadar hazırlıksız ve işbilmez olduğunu kamufle etmeye çalışmaktadır.
Tanju Özcan’ın siyasi ahlakını da gözler önüne sermektedir
Son olarak Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan tarafından gündeme getirilen 3 dönem Bolu Belediye Başkanlığı görevinden bulunan Sayın Alaaddin Yılmaz ve O’nun dönemindeki bazı görevlilerin, sosyal denge tazminatından usulsüz ve yasal limitin üzerinde yararlandıkları iddiası; gerek gündeme geliş şekli gerekse Bolu gibi herkesin herkesi tanıdığı küçük bir şehirde yaşanması Tanju Özcan’ın siyasi ahlakını da gözler önüne sermektedir.
Ortada şuan ne suç ne de suçlu vardır
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki bahse konu rapor; Mülkiye Müfettişleri tarafından 2014-2019 yılları arasındaki Bolu Belediyesi’nin çalışmalarına yönelik yapılan incelemeler tamamen usule yönelik bir incele olup, Müfettişlerin belirttiği konuların hepsi birer tespitten ibarettir. Müfettişler tespit ettikleri konularla ilgili görevlilerden savunma isteyecek olup, yapılacak savunmaların ardından suç unsuruna rastlanırsa yasal sürece geçilecektir. Yani ortada şuan ne suç ne de suçlu vardır.
Tanju Özcan vermediyse, Bolu Valisi mi vermiştir?
Hazırlanan bu raporun bir örneği Bolu Valisi ve Bolu Belediye Başkanında mevcuttur ve de başka kimsede yoktur. Ne hikmetse bu rapor basına sızdırılmıştır. Ve sonra yavuz hırsız ev sahibi bastırır misali raporu ben vermedim diye de Tanju Özcan Bolu Belediyesi Meclisinde açıklamada bulunmuştur. O zaman bu raporu basına Tanju Özcan vermediyse, Bolu Valisi mi vermiştir? Bu ise açıklanması gereken en önemli husustur.
Çünkü; Bolu’da herkes tarafından tanınan, Bolu’da yaşayan, çoluk çocuğuyla bir yaşam süren Bolulu 27 kişi henüz daha savunmaları bile alınmadan açık isimleri basında yer alarak linç edilmiş, hepsi birer zimmet suçlusu pozisyonuna düşürülmüştür.
Peki bu arkadaşların suçu ne?
Diyelim ki; Sayın Alaaddin Yılmaz ve seçilmiş Belediye Başkan Yardımcılarının siyasi kimlikleri var ve sizin siyasi anlayışınız, siyasi ahlakınız bu insanlara iftira atma, onları karalamaya müsait. Ya 23 Belediye çalışanı memurdan ne istediniz? Onları, Ailelerini, anne ve babalarını ve hatta çocuklarını, bu psikolojiye sokmanızı, açık isimlerini yerel ve ulusal basında boy boy ilan etmenizi hangi ahlak, hangi vicdan kabul edebilir? Bu 23 memur arkadaşımız, hak etmedikleri bir parayı mı almışlar? Yoksa bu memur arkadaşlarımız, Belediyenin parasını mı çalmışlar? Hayır. Yapılan ne? Hesaplama hatası. Bu hata bu arkadaşlara mı ait? O da hayır. Mali Hizmetler Müdürlüğünün hesapları sonucunda bu paralar yatmış. Peki bu arkadaşların suçu ne?
Bu arkadaşların tek suçu;
Bolu Belediye Başkanının çalışan ve emek düşmanı olması. Göreve geldiği ilk günden bu yana Bolu belediyesi çalışanlarının yatarak para kazandıklarını, aldıkları parayı helal etmediklerini basın yoluyla sıklıkla dile getiren bir Belediye Başkanı ile çalışmaları bu arkadaşların tek suçu. Yazık hem de çok yazık. Hak, hukuk, adalet diye sloganlarla yola çıkan CHP zihniyetinin temsilcisi Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’a bu konudaki tek çağrım; yüce dinimiz İslam’ın kitabı olan Kur’an’ı sadece resim çektirmek için değil, okumak için de eline almasıdır. Ey Tanju Özcan; artık tek derdi evlerine helalinden ekmek götürmek olan, çoluk çocuğunun rızkının peşindeki işçi ve memur kardeşlerimizin yakasından bir düş. Düş ki 15 yıllık AK Parti Belediyeciliğinde destanlar yazarak Bolu’nun gelişiminde, dönüşümünde ve değişiminde büyük emeği olan bu kardeşlerimiz de artık Bolu Halkına rahatça hizmet etsinler.
Sayıştay yasa dışı bir ödeme yapılmadığı tespitinde bulunmuştur
Gelelim bahse konu iddiadaki siyasilere. Seçilmişlerin, Sosyal Denge Sözleşmesi uyarınca Sosyal Denge Yardımı alamayacağı iddiasında olan Tanju Özcan, konuyu bir araştırsa, bu işi bilenlerle konuyu istişare etse aslında tüm gerçekleri anlayacak ve bir bardak suda fırtınada koparmamış olacak. Şöyle ki; 2012 yılında yapılan Sayıştay Denetiminde bu konu Müfettişler tarafından gündeme getirilmiş, o dönemki iki seçilmiş Belediye Başkan Yardımcısının bu parayı hak etmeden aldıkları iddia edilmiştir. Ardından Belediye; “4688 Sayılı Kanunda değişiklik yapan 04.04.2012 tarih ve 6289 Sayılı Kanunun 3. Maddesinde belirtilen kamu görevlisi kapsamına, 5237 Sayılı TCK 6/c maddesindeki tanımdan Meclis Üyesi Başkan Yardımcılarının da girdiği açıkça belirtilmekte olduğundan kendilerine Sosyal Denge Yardımı ödenmiş olup, fazla ödemeye sebebiyet verilmemiştir” şeklinde savunma yapmıştır. Ve Sayıştay da yaptığı incelemede yasa dışı bir ödeme yapılmadığı tespitinde bulunmuştur.
Hangi ahlakla izah edilebilir?
Hal böyle iken; iyisiyle kötüsüyle Bolu’ya 15 yıl hizmet etmiş bir Belediye Başkanını ve O’nunla birlikte bu hizmetlere imza atmış Belediye Başkan Yardımcılarını haksız para almış, zimmetlerine para geçirmiş gibi kamuoyuna lanse etmek, bu insanların onuruyla, gururuyla oynamak hangi insanlık, hangi ahlakla izah edilebilir?
Laf değil, icra makamısın
Göreve geldiği ilk günden bu yana Tanju Özcan’a yaptığım tek çağrı elinde belge, bilgi var ise derhal yasal süreci başlat. Çünkü laf değil, icra makamısın. Tanju Özcan’ın ise bir yıldır yapabildiği tek şey en iyi yaptığı şey olan; iftira, yalan, karalama ve algı yaratma. İşte bu yüzdendir ki tamamen maddi hatalardan kaynaklı bir olayı da haksız para alma, zimmete para geçirme olarak kamuoyuna pazarlamakta, insanları linç etmektedir.
Tek üzüntüm ise; Bolu’nun kayıplarla geçecek 5 yılınadır. Takke düştü kel görünmüştür. Çünkü; algıyla, süslü laflarla, boş vaatlerle şişirilen Tanju Özcan’ın gerçek yüzü ortaya çıkmıştır. Tanju Özcan’ın bugüne kadar ortaya attığı iddiaların hepsinin içi boş çıkmış ve dağ fare doğurmuştur” ifadelerini kullandı.