"Binalarda hemen hemen hiç risk yok"

Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

12 Kasım 1999 tarihinde merkez üssü Düzce olan ve İlimizde 48 kişinin öldüğü, 354 kişinin yaralandığı ve çok sayıda binanın hasar aldığı depremin 21’nci yılı nedeni ile anma etkinlikleri düzenlendi.

Haber: Servet Gökçek

Koronavirüs salgını sebebiyle alınan genel ve yerel tedbirler çerçevesinde maske ve sosyal mesafe kurallarına uyularak Demokrasi Meydanı’nda sınırlı sayıda katılımla gerçekleştirilen anma etkinliklerine Bolu Valisi Ahmet Ümit, Garnizon Komutan Vekili Piyade Komando Albay İslam Can, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, BAİBÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Vali Yardımcısı Çağlayan Kaya, İl Emniyet Müdürü Armağan Adnan Erdoğan, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Ömer Ersever, İl Afet ve Acil Durum Müdürü Cengiz Çavuş, daire müdürleri ve vatandaşlar katıldı.

STANTLAR GEZİLDİ

12 Kasım 1999 Depremi Anma günü etkinlikleri kapsamında İtfaiye, Kızılay, AFAD, İHH ve UMKE tarafından açılan stantları gezen Bolu Valisi Ahmet Ümit, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ve beraberindekiler, stantlarda yer alan ürünleri inceleyerek görevlilerden bilgi aldılar.

Stantları gezen Valisi Ahmet Ümit, Belediye Başkanı Tanju Özcan, AFAD Mobil Haberleşme ve Koordinasyon Aracında da incelemelerde bulundu. Afet sonrası koordinasyonu sağlamak için haberleşmenin çok önemli olduğunu belirten Vali Ümit, Giresun’da yaşanan sel felaketi ile İzmir yaşanan deprem felaketi sonrası ilimizden afet bölgelerine gönderilen ekiplere çalışmalarından ve katkılarından dolayı teşekkür etti.

DEPREM FOTOĞRAFLARI İNCELENDİ

12 Kasım Depremi Anma günü dolayısıyla hazırlanan ve 1999 depremi sonrası çekilen fotoğrafların yer aldığı fotoğraf sergisini gezen Vali Ahmet Ümit, Belediye Başkanı Tanju Özcan ve beraberindekiler, sergilenen fotoğrafları inceleyerek fotoğraflar hakkında bilgiler aldılar.

“BİZİ ÇOK ETKİLEDİ”

Fotoğraf sergisinin ardından Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Bolu'nun bundan 21 yıl önce 2 büyük deprem yaşadığını anlatarak, "Tam 21 yıl oldu. 21 yıl önce 3 ay ara ile 2 deprem yaşadık. Önce 17 Ağustos depremi. Burada çok şükür bir yıkıma yol açmadı ama bizi çok etkiledi. Bunun artçı sarsıntıları devam ederken 12 Kasım'da tam 18.57'de asıl büyük depremi yaşadık. Biz de en az Düzce kadar kuvvetli bir şekilde bu depremi yaşadık. Hatta depremin en güçlü vuruşu 0,81 ivme ile Bolu'da oldu." dedi.

“TÜRKİYE’DE İLK GÜÇLENDİRME ÇALIŞMASI YAPILDI”

Bolu'daki yıkımın Düzce'ye göre daha az olmasının birkaç sebebi olduğunu da dile getiren Özcan, "Birincisi Bolu'nun zemininin daha iyi oluşu, sıvılaşma riskinin az oluşu. Bir de Bolu'da yapılan binaların daha planlı, programlı ve kurallara uygun olarak yapılmış olmasıydı. O depremde Bolu'daki bina stoklarımızın yüzde 43'ü hasarlı hale geldi. Ağır hasarlı olanlar tespit edilenler hemen yıkıldı. Orta hasarlı olanlarla ilgili Türkiye'deki ilk güçlendirme çalışmaları yapıldı. Ancak o dönem bize bu kuvvetlendirmeyi yapan teknik insanları da bilim insanları 'bu güçlendirmelerin işe yarayıp yaramayacağı ancak yeni bir depremde ortaya çıkar' demişlerdi. Biz hala bu endişeyi içimizde yaşıyoruz." ifadesini kullandı.

Özcan, 1999 yılında orta ve az hasarlı binaların güçlendirilmesinin yanlış bir hareket olarak gördüğünü de itiraf ederek, "Depremden sonra binaları mümkün olduğu kadar ayakta tutma kaygısına kapıldık. Hem Bolu'da hem de Düzce'de. Keşke o zaman risk taşıyan tüm binalarımızı yıkıp geçseydik. Zaten devletimiz güçlü, yerine yenilerinin yapılabildiğini gördük." diye konuştu.

“BİNALARDA HEMEN HEMEN HİÇ RİSK YOK”

Bolu'nun yapı stoğu ile ilgili de birtakım bilgiler veren Özcan, "Bolu için güzel olan şu: Bolu'da şu andaki binaların yaklaşık yüzde 70'i, 12 Kasım 1999 depreminden sonra yapıldı. Bana göre Bolu’da o tarihten sonra imal edilen binalarla ilgili çok büyük bir risk olmadığını, özelikle de geçtiğimiz yıl yayınlanan yönetmeliğe göre yapılan binalarda hemen hemen hiç risk olmadığını ben söyleyebilirim. O anlamda yeni binalarımız için çok büyük sorunumuz yok. Ama ben şehirde kontrollü olarak yıkılan her eski yapı için büyük bir mutluluk duyuyorum. İnşallah biran önce o eski binalarımızın tamamını da yenileme şansımız olur."

“İNSANI DEPREM DEĞİL BİNALAR ÖLDÜRÜYOR”

Vali Ahmet Ümit ise Türkiye’nin deprem kuşağında olduğunu belirterek, “Türkiye’nin yüzölçümünün % 92’si, nüfusunun ise % 95’i her an deprem tehlikesiyle karşı karşıya. 12 Kasım 1999 tarihinde Bolu’da çok vahim bir hadise yaşandı. Tüm Türkiye, büyük bir üzüntüyle deprem sonrası buradaki çalışmaları gördü, ama devletimiz ve milletimiz birlik ve beraberlik içerisinde kısa sürede yaraları sardı, büyük oranda eksiklikler giderildi. Her zaman deprem riskiyle karşı karşıyayız. Ama esas itibariyle insanı öldüren deprem değil, depreme karşı dayanıksız yapılardır, tedbirsizliktir, eğitimsizliktir. Bu bilinçle hem ülke olarak hem de Bolu olarak çok önemli mesafeler kat ettik ve kat etmeye devam edeceğiz” dedi.

“HER AN DEPREME HAZIRLIKLI OLMALIYIZ”

Vali Ümit konuşmasına şöyle devam etti: “Depreme karşı, hem kamu kurum ve kuruluşları olarak hem de vatandaş olarak üzerimize düşen görevleri yapmalı, gerekli tedbirleri almalıyız. Biz Valilik olarak bu sene 21 okulumuzun güçlendirmesini tamamlayarak öğrencilerimizin eğitim hizmetine sunduk. Bütün okullarımız depreme dayanıklılık anlamında kontrol ettirildi. Ama netice itibariyle, depremin ne zaman ve nasıl geleceğini, kuvvetinin ne olacağını, şiddetin nasıl hissedileceğini tahmin etmek mümkün değil. Bunun için her an depreme hazırlıklı olmalıyız. 1999 depreminden önce yapılan binaların sahiplerinin talepte bulunmaları halinde Valilik ve İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü olarak vatandaşlarımıza koordinasyon içinde rehberlik yapmaya hazırız. Sağlık için ne yapılması gerekiyorsa onun yapılması gerekiyor. Afetlere karşı tekniğin, teknolojinin getirdiklerine riayet etmek durumundayız. Mantığın yolunu bilmeliyiz ve bulmalıyız. Bilimin dediğini yapmalıyız. Asla ama asla kaliteden ve nitelikten taviz vermemeliyiz. Yaptığımız yeri ucuza mal edeceğiz diye gerek kendi hayatımızı gerekse başkasının hayatını tehlikeye atmamalıyız. 12 Kasım 1999 depreminde kaybettiğimiz vatandaşlarımız başta olmak üzere bütün depremlerde kaybettiğimiz canlarımızı rahmetle yâd ediyorum. Allah hepsine rahmet eylesin, makamları cennet olsun. Geride bıraktıklarına sabırlar diliyorum. Rabbimiz böyle belalardan hepimizi ve nihayetinde tüm insanlığı muhafaza etsin” dedi.

“65 YAŞ ÜSTÜ VATANDAŞLARIMIZ BELLİ SAATLERDE DIŞARI ÇIKACAK”

Salgınla mücadelede yeni alınan tedbirler hakkında da bilgiler veren Vali Ümit, “Koronavirüsten hastanede yatan hastalarımızın ve kaybettiğimiz vatandaşlarımızın % 80’i 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımızdan oluşmaktadır. Bunun için bugünden itibaren 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımız sadece 10:00-16:00 saatleri arasında dışarıya çıkabileceklerdir. Bu saatlerin dışında meskenlerinden çıkan 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımıza yasal müeyyideler uygulanacaktır. 65 yaş üstü vatandaşlarımız yolcu yoğunluğunun en az olduğu saatler olması dolayısıyla dışarıda olabilecekleri 10-16 saatleri arasında toplu taşımalardan da faydalanabilecekler. Pandemiyle mücadelenin en önemli unsurlarından birisi maskedir. Maske ve mesafeden asla taviz vermemeliyiz. Açık alanlarda, caddelerde ve sokaklarda maskeyi usulüne göre kullanmayı engellediğinden dolayı sigara içilmesini, gıda tüketilmesini vb. eylemleri Ağustos ayında durdurmuştuk. Bugün itibariyle meskenler dışında kalan her alanda maskeyi usulüne göre kullanmayı engelleyecek bütün eylemler durdurulmuştur. Sağlığımız için, üretime ve eğitime ara vermemek için pandemiyle mücadelede alınan tüm tedbirlere titizlikle riayet etmeliyiz. Mecbur kalmadıkça kalabalık ortamlarda bulunmayalım, ev ziyaretlerine ara verelim. Pandemiyle mücadele topyekûn bir mücadeledir. Devlet ve millet olarak birlik ve beraberlik içerisinde pademiyle mücadelemizi sürdüreceğiz. Depreme karşı hazırlıklı olmak önemli salgınla mücadele de çok önemli ” dedi.

12 Kasım 1999 depremi başta olmak üzere depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımız için Kuran-ı Kerim tilavetinin yapıldığı anma etkinlikleri İl Müftüsü Orhan Genç tarafından dua yapılmasının ardından sona erdi.

Reklam
Haber Fotoğrafları
Yorum yazın
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.