"Bolu'nun Pamukkalesi" olarak adlandırılan şifalı suyunun yanı sıra orman içinde yer alması dolayısıyla ziyaretçilerine eşsiz manzara sunan Akkayalar Travertenleri, kentin çekim merkezlerinden biri oldu.
İstanbul ve Ankara gibi iki metropol arasındaki Bolu'da yer alan ve Pamukkale'den sonra Türkiye'nin ikinci büyük blok traverteni olma özelliği taşıyan Akkayalar, son yıllarda bölgede yapılan çalışmalarla her geçen gün daha fazla turistin ilgisini çekmeye başladı.
Bolu-Mudurnu kara yolunda bulunan ve bir süre bakımsız kalan Akkayalar Travertenleri, 2012 yılında özel bir şirkete 43 yıllığına kiralanmasının ardından doğal yapısına yeniden kavuşarak eşsiz bir manzaraya büründü.
Yaklaşık 250 metre uzunluğa ve 40 metre yüksekliğe sahip, gerek serinlemek gerekse de şifa bulmak için kullanılan 2 havuz barındıran Akkayalar Travertenleri, orman içinde yer oluşu nedeniyle piknik yapmak isteyenler tarafından da tercih ediliyor.
Sedef, egzama gibi deri hastalıkları olan vatandaşların şifa aradığı Akkayalar Travertenleri'nin, yapılacak çalışmalarla alanının büyütülmesi ve devletin de destek vermesi beklenen bazı projelerle Türkiye'nin en güzel yerlerinden biri haline getirilmesi hedefleniyor.
"Yeni traverten kütlelerinin oluşmasına gayret ediyoruz"
Akkayalar Travertenleri işletmecisi Salih Çetin, bölgeyi 2012 yılında kiraladıklarını ve yaklaşık 7-8 yıldır çalışma yaptıklarını söyledi.
Çetin, travertenlerin yeniden beyazlamasını sağlamak amacıyla sistematik bir sulama işlemi gerçekleştirdiklerini belirterek, "Bunu başarmak için önce biz havuzu düzene koyduk. Havuzun içinden yaklaşık 150 kamyon balçık çıktı. Havuzu temiz ve içinde su tutulabilir noktaya getirdik. Travertenlerin her noktasına su ulaşıyor. Bunun dışında güneşli havalarda suyu keserek güneş almasını ve kurumasını sağlıyoruz. Bunun yanında da yeni traverten kütlelerinin oluşmasına gayret ediyoruz." diye konuştu.
"Yılda 50 bin ziyaretçi ağırlıyoruz"
Bölgenin görsel güzelliğinin yanında şifalı suyuyla da ilgi odağı olduğunu anlatan Çetin, şöyle devam etti:
"İçindeki mineral oranı suyumuz, Türkiye'deki en zengin sulardan biri. Sodyum oranı en düşük kalsiyum oranı da en yüksek olan su. Bu suyu da artık insanların hizmetine sunduk. Onlar da artık gelip bu sudan istifade edebiliyor. Bu suyun kalitesi de bu travertenleri oluşturuyor. Yıllık 50 bin civarında ziyaretçi sayımız var. Ziyaretçiler, burada bulunan mesire alanında piknik, travertenlerimizde gezinti yapabiliyor. Burası önemli bir doğal güzellik. Pamukkale'den sonra ikinci bir traverten bloku burada. Ziyaretçilerimiz bunu görme imkanı buluyor. Yaz aylarında havuzları kullanıyorlar."
Çetin, bölgede yaptıkları çalışmalarla Akkayalar Travertenleri'ni güzelleştirerek Türkiye ve Bolu'ya yeni bir değer kazandırdıklarını dile getirdi.
"Buraya uzun vadeli bir master planı yapılması lazım. Devlet kurumlarının denetiminde ciddi bir proje yapmamız lazım." diyen Çetin, şunları kaydetti:
"Aşağıdan dere akıyor. Birincisi o derenin ıslah edilmesi lazım. Derede ufak şelalelerin oluşması lazım. Travertenlerin ayağında bentler oluşturmamız lazım. Yukarıdan akan su dereye karışıyor ve yok oluyor. Bu bent içinde suyu tutmamız lazım. Aşağıda bir göl oluşturmamız lazım. Gelen insanların o gölü kullanması ve çevresinde dolaşması lazım. Bendin aşağısına da travertenlerin oluşması sağlanarak buranın büyümesi ve markalaşmasının sağlanması gerekiyor."
