Eski rektör mahkemede bakın kendini nasıl savundu

Eski rektör mahkemede bakın kendini nasıl savundu
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş
Bolu'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Abant İzzet Baysal Üniversitesi'ndeki (AİBÜ) yapılanması soruşturması kapsamında haklarında dava açılan 10'u firari, 22'si tutuklu 77 akademisyenin yargılanmasına devam edildi. Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'nce belediyenin nikah salonunda yapılan duruşmada, tutuklu, tutuksuz bazı sanıklar ile eski AİBÜ Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun ve eski Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Bahar hazır bulundu. Sanıklar, geçtiğimiz duruşmada cumhuriyet savcısının mahkemeye sunduğu mütalaasına karşı son savunmalarını yapmaya başladı. SADECE DARBEYİ LANETLEMEKLE OLMAZ Tutuklu sanık Fatih Demircioğlu, 15 Temmuz darbe girişimini lanetledi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Seyfi Han, tüm FETÖ/PDY sanıklarının sözlerine "15 Temmuz Darbe Girişimini lanetliyoruz" şeklinde başladığını hatırlatarak, "Artık, '15 Temmuz darbe girişimin lanetliyorum' diye bir jargon oluştu. Neden Fetullah Gülen'i ve onun yapılanmasını değil de sadece darbe girişimini lanetliyorsunuz?" dedi. Demircioğlu, mahkeme başkanının bu sözü üzerine, darbe girişimini lanetleyerek bu yapıyı ve ona destek olanları da lanetlediğini belirtti. Sözlerini, kendisi hakkında beyan veren bazı tanıkların başka FETÖ dosyaları kapsamında sanık ya da tutuklu olduğunu ifade ederek sürdüren Demircioğlu, hakkındaki suçlamaları reddetti. REKABETE KURBAN GİTTİM Tutuklu sanık Hakan Şakar ise iradesini bir örgüte ya da bir gruba vermediğini savunarak, "Bu örgütün hiçbir zaman üyesi olmadım. Aleyhime beyanda bulunan bazı kişilerin akademik ortamda sıkça bulunan, çekememeden hakkımda beyanda bulunduğunu düşünüyorum. Zira birçoğu beni rakipleri olarak görüyordu." ifadelerini kullandı. ESKİ REKTÖR BAKIN NELER SÖYLEDİ Eski rektör Hayri Coşkun da hakkındaki terör örgütüne yardım suçlamasının, savcılık mütalaasında "terör örgütü üyeliği" olarak değiştirildiğine dikkati çekerek, kendisinin terör örgütüne üye olmak ve ona yardım etmek gibi bir eylemde bulunmadığını ileri sürdü. Rektörlüğü döneminde üniversitede FETÖ/PDY üyelerinin kadrolara yerleştirildiği gerekçesi ile örgüte yardımda bulunmaktan suçlandığını kaydeden Coşkun, "Burada bulunan sanıklara bakıldığında kadrolaşmanın sadece 2 fakültede yaşandığını görüyoruz. Bunun da fakülte dekanlarından kaynaklandığını önceki savunmamda belirtmiştim. Bu dekanların da örgüt üyeliğinden soruşturma geçirdiğini öğrendim." dedi. ARTIK ONURUMA ŞEREFİME FAZLA ZARAR VERİLMEDEN KARAR VERİLSİN Coşkun, Tıp ve Diş Hekimliği fakültelerinin dışındaki diğer fakülteler ve birimlerde kadrolaşmanın olmadığının görüldüğünü dile getirerek, şunları söyledi: "Benim kadrolaşma gibi bir niyetim olsa tüm birimlerde kadrolaşma yapardım. Ama bakıldığında diğer hiçbir fakültede böyle bir yapılanma yok. Aynı zamanda ben 17 Aralık'tan itibaren birçok örgüt üyesi halkında işlem yapıp YÖK ve savcılığa şikayetlerde bulundum. 15 Temmuz'dan sonra da 82 kişi hakkında işlem yaptım. Artık onuruma ve şerefime daha fazla zarar verilmeden karar verilmesini istiyorum ve beraatımı talep ediyorum." Duruşmaya diğer sanıkların da savunmalarını yapması için 7 Aralık Perşembe gününe kadar ara verildi. Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasında, tutuksuz sanıklar B.Y.E, B.S.V, İ.A, M.A.A. ve R.B'nin beraatını istemişti. Tutuksuz sanıklar İ.T, M.F.Ö. ve T.Ö'nün "terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla 7 yıl 6 aydan on beşer yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmalarını isteyen cumhuriyet savcısı, eski rektör Coşkun ve yardımcısı Bahar'ın da aralarında bulunduğu 59 sanık hakkında, "terör örgütü üyeliği" suçundan, 7 yıl 6 aydan on beşer yıla kadar hapis cezası talep etmiş, tutuksuz sanık H.Ç'nin eşi Z.Ç. hakkında başsavcılıkça suç duyurusunda bulunulmasını istemişti. İddianameden Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan ve Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen 72 sayfalık iddianamede, firari sanıklar Mehmet Yazıcı ve Kenan Gümüştekin'in, "silahlı terör örgütü yöneticiliği" suçundan, 15 yıldan 22 yıl altışar aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. İddianamede ayrıca 10'u firari, 77 sanık hakkında ise "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan, 7 yıl 6 aydan on beşer yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Reklam
Yorum yazın
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.