Bolu'da İzzet Baysal Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, Göynük ilçesine özgü unutulmaya yüz tutmuş "Kabalar basması"nda kullanılan baskı kalıplarını okulun atölyesinde aslına uygun tasarladı
- Müdür yardımcısı Emine Karaoğlan:
"Amaç bu kültürün kaybolmaması. 'Kabalar basması' adıyla anılan bu aile yadigarı baskıların yeniden kurslarla yeni nesillere aktarılmasını sağlamak. Biz de bu konuda çalışmalarımızla üretimimizle destek oluyoruz"
Bolu'da meslek lisesi öğrencileri, Göynük ilçesine özgü yaklaşık 300 yıllık baskı tekniğinde kullanılan kalıpları okulun atölyesinde aslına uygun tasarlayarak unutulmaya yüz tutan geleneğe hayat verdi.
İzzet Baysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, öğretmenlerinin gözetiminde Göynük Belediyesinin desteğiyle adını tekniği ortaya çıkaran aileden alan "Kabalar basması" geleneğini yaşatmak için harekete geçti.
Öğrenciler okulun atölyesinde, ilçede yaşayan Kabalar ailesinin evlerinde atalarından kalma baskı kalıplarına bakarak aslına uygun tasarım gerçekleştirdi.
Ihlamur ağacından yapılan kalıplarla kök boya kullanılarak kumaşlara yapılacak baskılarla geleneğin geleceğe taşınması hedefleniyor.
- "Kültürü korumak adına önemli bir çalışma"
Okul müdür yardımcısı Emine Karaoğlan, geçmişi uzun yıllara dayanan bir geleneği yaşatmak için çalışma başlattıklarını dile getirerek, şöyle dedi:
"Amaç bu kültürün kaybolmaması. 'Kabalar basması' adıyla anılan bu aile yadigarı baskıların yeniden kurslarla yeni nesillere aktarılmasını sağlamak. Biz de bu konuda çalışmalarımızla üretimimizle destek oluyoruz. Kültürü korumak adına önemli bir çalışma."
Karaoğlan, tasarım sürecine ilişkin de Kabalar ailesinin elinde orijinal baskı kalıplarının bulunduğunu ancak bunların zamanla yıprandığını ve desen kaybı oluştuğunu aktararak, bu baskıların yeniden üretimi ve yaygın kullanımıyla ilgili ailenin, Göynük Belediyesinin ve Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi hocalarının çalışmaları olduğunu söyledi.
Bunun için de bir proje yapıldığını aktaran Karaoğlan, "Biz de okulumuzda bunu üretebilir miyiz diye denedik. Ellerindeki kalıplardan üçünü bize deneme amaçlı getirdiler. Öğretmenimiz Zeki Bozkurt tarafından önce çizimleri sonra CNC makinesinde üretim denemeleri yapıldı. Bu uzun bir süreç. Sonrasında CNC makinesinde üretilip tutma yerine kadar yapıldı." değerlendirmesinde bulundu.
Desenlerin orijinal olduğunu ve anlamları bulunduğunu diye getiren Karaoğlan, "Ürünler bitince isimlendirme çalışması yapılacak. Bu kalıpların 300 yıllık olduğu söyleniyor. Geçmişi çok eski. Kabalar ailesine ait olduğu için sadece onların koruması altında, onların izniyle üretim yapılabiliyor. Kumaş boyasının uygulandığı bütün tekstil ürünlerine basılabilir. Kültürde sofra bezi ve örtü olarak kullanılıyor. Günümüzde ise her türlü tekstil ürününde uygulamak mümkün." ifadelerini kullandı.