Adem Evcil

Adem Evcil

Tüm yazıları

KABE NEYSE AYASOFYA'DA ODUR

5 Haziran 2020

İstanbul ve Ayasofya, tarih boyunca dünya'nın tüm devletlerinin ve inançlarının hayallerini süsleyen en kutsal mekanlardan olma özelliğini günümüze kadar taşımış eşsiz yerlerdendir.

Gelin Ayasofya'nın bizler için neden önemli olduğunu tarihi bilgiler ışığında birlikte gözlemleyelim.

Ayasofya Doğu Romanın en büyük ibadethanesi olmakla birlikte aynı yere çeşitli tarihlerde 3 defa inşa edilmiştir.

O dönem adı Büyük Kilise olarak adlandırılmış, imparatorların taç giyme törenlerine ev sahipliği yapmıştır.

Türk ve İslam Devletlerine karşı intikam yeminleri duvarlarında çınlamış en hain planların kutsandığı yer olmuştur.

Kanuni Sultan Süleyman Han’ın Reisü’l-Küttab’ı Koca Nişancızade Mustafa Efendi eserinde, bizlere çok önemli bir bilgi naklediyor.

Peygamber Efendimiz’e (SAV) Miraç Gecesi cennetin makamlarından olan Firdevs makamında büyük bir mabed gösteriliyor ve bu mabedin dünyadaki benzerinin Ayasofya olduğu söyleniyor. Orada namaz kılmanın faziletleri anlatılıyor.

Peygamber Efendimiz (SAV) bu bilgileri Sahabe-i Kiram’a anlatıyor. Tabii İstanbul’un fethi ile ilgili hadis-i şerifin derinliğide bu hadiseyle vücud buluyor.

Peki efendimiz Hz. Muhammed (SAV) 'in o mübarek dudaklarından dökülen hadis neydi ;' İstanbul mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, o ordu ne güzel ordudur.' derken bir gün o ilahi muştu kutlu padişah Fatih Sultan Mehmed Hanla diriliyor. İstanbul kuşatılıyor. Günlerce süren savaş binlerce yiten can kutlu bir fethi müjdeliyor. Fatih, İstanbul'u fethediyor.

İstanbul'a girdiğinde ilk durağı Ayasofya oluyor burada iki rekat namaz kılarak mabedin camiye dönüştürülüp cuma namazına yetiştirilmesi talimatını veriyor.

Kılıç hakkımızı layıkıyla yerine getiriyor. Peki bu kılıç hakkı ne ola ki?

“Kılıç hakkı”;  İslâm hukukunun bir kavramıdır, gayrımüslimlerin yaşadığı ve savaşılarak ele geçirilen topraklarda fetihten sonra hukukun izin verdiği bazı tasarruflardır ve bu tasarrufların başında, o beldenin en büyük ibadethanesinin alınarak camiye çevrilmesi gelir. Bu gayri müslüm bir beldenin İslam beldesine dönüştüğüne dalalet eder. O belde fetihle beraber İslamla şereflenmiş, Kuran'a nurlanmış, sancakla korunmaya alınmış, ezanı muhammediye ile ilahi kelimetullaha davet edilmeye başlanmış demektir.

Yıllar geçiyor sene 1935... Bizans Araştırmaları Enstitüsünden Thomas Whittemore, yurtdışında çok zengin ailelerden aldığı maddi destek ile harekete geçiyor. Önce mozaikleri ortaya çıkarmak için Türkiye hükümetinden izin alıyor. İlk çalışmalara başladığı yıllar Ayasofya hâlâ bir cami. Fakat çalışanların ayakkabılarla girip çıkması, toz toprak içinde kalması sebebiyle çok değerli olan halılar Edirne Selimiye Camii’ne gönderiliyor. İslam’a ait ne kadar eser varsa dışarı çıkarılıyor. Bir tek levhaları çıkaramıyorlar, çünkü boyutları çok büyük, içeride yapıldıkları için bir türlü çıkaramıyorlar.

Allahü Teâlâ’nın, Peygamber Efendimiz’in, Hulefa-i Raşidin’in (Dört Halife) ve Hazreti Hasan ile Hazreti Hüseyin’in isimlerinin yazılı olduğu 8 dev levhayı yerde yuvarlayarak kapıdan dışarı çıkarmak istiyorlar fakat beceremiyorlar. Onları bir köşeye atıveriyorlar.  Yaklaşık 15 sene yerde kalıyor.

1934’te ibadete kapatılan cami 1 Şubat 1935 tarihinde müze olarak açılıyor. Thomas Whittemore en son kubbedeki Nur suresi 35. âyeti kazımak istemişse de ömrü buna yetmiyor...

Peki Nur Sure 35.Ayet ne diyor? Allah, göklerin ve yerin nuru’dur. O’nun nuru, içinde misbah (lâmba) bulunan kandil (ışık saçan bir kaynak) gibidir. Misbah, sırça (cam) içindedir. Sırça (cam), inci gibi (parlayan) yıldız gibidir. Doğuda ve batıda bulunmayan mübarek bir ağacın yağından yakılır. Onun yağı, ona ateş değmese de kendi kendine ışık verir. Nur üzerine nurdur. Allah dilediğini nuruna hidayet eder (ulaştırır). Ve Allah, insanlara örnekler verir. Ve Allah, herşeyi en iyi bilendir.

Özetle ALLAH GÖKLERİN VE YERİN NURUDUR... Allahın nurunun yeryüzündeki yansımalarından bir taneside AYASOFYA'dır. KABE MÜSLÜMANLAR İÇİN NEYSE AYASOFYA'DA ODUR. MESCİDİ AKSA MÜSLÜMANLAR İÇİN NEYSE AYASOFYA'DA ODUR.

Ayasofya mutlaka cami olarak ibadete açılmalıdır. Allahü Ekber nidaları, Fetih Suresinin kıraati Vatikan'dan, İsrail'den, ABD'den Yunanistan'dan, Rusya'dan duyulmalıdır. Ezan sesleriyle, Fatihalarla, Yasinlerle yeryüzündeki bütün müslümanların üzerine oluk oluk rahmet yağmalıdır. İstanbul'un fethinde ve öncesinde Allah davası uğruna şehit olan canlar huzura kavuşmalıdır.

Üstad'ın dediği gibi Gençler Bugün mü Yarın mı bilemem! Fakat Ayasofya açılacak!

3 yorum yapılmış

  • Hayrettin Kok5 Haziran 2020 - 19:15
    Insallah hep birlikte o günleri görürüz .Mevlam Dünya hayatından ayrılmadan orada cuma kılmayı nasip eder.Fatih sultanın hediyesi bize .Kapatıldığı cami olarak kullanılmadığı takdirde tebasina kötülüklerin felaketlerin bitmeyeceğini vasiyet etmiştir. Demek ki Fatih Sultan evliyaullahtir.Kalp gözüyle bu günleri görmüştür Memleketin felah huzuru için en kısa zamanda Ayosofya açılmalıdır. Yoksa bu felaketler bitmez. Slm ve dua ile
  • Bolulu148 Haziran 2020 - 13:58
    https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ilber-ortayli/insan-nefesi-bile-ayasofyayi-tahrip-edebilir-40138966#:~:text=Ayasofya%203%20Kas%C4%B1m%201934'te,vekiller%20heyeti%20karar%C4%B1yla%20m%C3%BCzeye%20%C3%A7evrildi.&text=Ayasofya'n%C4%B1n%20m%C3%BCze%20haline%20getirili%C5%9Finin,a%C3%A7%C4%B1lmamak%20karar%C4%B1yla%20bir%20d%C3%B6n%C3%BC%C5%9F%C3%BCm%20ya%C5%9Fad%C4%B1.
  • Mustafa Güler 18 Haziran 2020 - 14:46
    Teşekkürler Adem bey çok güzel bir makale olmuş. Rabbim en kısa zamanda Fatih Sultan Mehmet Han'ın ümmeti Muhammed'e armağanı olan bu mabedde namaz kılmayı nasip etsin.

Yorum yazın

Yorum yazarak, yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan gazetemiz ve sitemiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.