Gayemiz şahıs değil, şahısta tecelli eden davâ...
Büyük üstadın aslında iki küçük cümle,yedi kelimeye sığdırdığı mana....
Üzerine ciltlerce ansiklopedi yazılsa yetersiz kalacak o mana...
Gelin şimdi bir cumhur ittifakının nasıl kurulduğuna bir göz atalım.
Aylardan Temmuz günlerden Cuma takvim yaprakları 15.günü göstermekte.
Tarihte Haçlıların kudüsü işgali...(1099)
Ve bir ayet : Velâ tehinû velâ tahzenû veentumu-l-a’levne in kuntum mu/minîn...
Gevşemeyin, üzülmeyin! Eğer, gerçekten inanmışsanız, üstün olan sizsiniz.
Saatler 22.00 gösterirken TSK içerisindeki bir grup bir kalkışma başlattı...
Fetö ve işbirlikçileri tıpkı tarihte haçlıların kudüse yaptığı gibi ülkemizi işgal etmek istediler.
Sıcak Ankara yazında milletin imkanlarıyla beslenip,büyütülüp, eğitilip,donatılan asker görünümlü münafıklar, milletin cephanesiyle milletin 251 evladına kıydılar.
Kaos, kargaşa, çatışma, kan ve gözyaşının hakim olduğu o karanlık geceyi iki liderin duruşu aydınlattı.
Geleceğimiz üzerindeki kara bulutları,derin hesapları yerle yeksan eden o duruş.
Sayın Cumhurbaşkanımız milletini sokağa davet etti ve milletiyle birlikte sokaktaydı!
Sayın Dr. Devlet BAHÇELİ Beyefendiyse hemen yanıbaşında darbenin karşısında olduğunu ve Sayın Cumhurbaşkanı'nın yanında olduğunu ayan beyan haykırdı karanlığın soğuk yüzüne...
Ve binlerce bozkurt sokaklardaydı...
Kimisi polis!
Kimisi asker!
Kimisi bürokrat!
Kimisi başkan!
Kimisi teşkilat!
Kimisi baba!
Kimisi anne!
Kimisi evlat!
Yardan geçenler,serden geçenler,veliler,deliler...
Herkes meydanlardaydı.
Onların silahları vardı bizim bayraklarımız!
Onların tankları vardı bizim imanımız!
Ölürüzde vermeyiz dedik 1 karış toprağı, bir parça iradeyi ve vermedikte!
Şimdilerde popüler muhalefet ağzı! Ne olduda birbirine hakaret eden iki lider bir araya geldi!
Ne oldu da dün dünde kaldı !
Hatalar görüldü,dersler alındı,bedeller ödendi ve
İki lider milletin bekasında vücut buldu!
Milletin bekası devletin bekasıydı!
İki lider bir araya gelince ne mi oldu ?
15 Temmuzdan sadece bir hafta sonra Fırat Kalkanı Harekatıyla terör unsurları kaynaklarında boğuldu.
Ardı arkası gelmeyen şehit haberleri Allah'a bin şükür neredeyse son buldu.
Terörün siyasi ayakları kırıldı.
Tonlarca patlayıcıyı,uyuşturucuyu,teröristi makam araçlarında devletin imkanlarıyla örgüte ulaştıran terör ahtapotunun kolları kesildi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi inşa edilerek devlet süratle yeniden yapılandırıldı.
Ağır aksak ilerleyen bürokrasi zulmü son buldu.
Helikopter gönderemediğimiz Karabağ, ürettiğimiz İHA'larımızla,
SİHA'larımızla azadlığına kavuştu.
Doğu Akdeniz...
Karadeniz...
Ve niceleri...
Çağ açıp çağ kapatan Hanlar hanı Fatih Sultan Mehmet Han'ın emaneti 'Ayasofya-ı Kebir Cami' yeniden ibadete açıldı.
Onun adı TOGG .
Yerli ve milli otomobilimiz yollardaki yerini aldı.
Dış politikada dünya krizlerinin çözüm merkezi Türkiye oldu.
Ukrayna-Rusya savaşı arabuluculuğu halen devam etmekte.
Tahıl koridoru anlaşması Cumhur İttifakının eseri.
Onlarca yatırım,istihdam,anlaşma...
Peki ya millet ittifakı!
HDP kırmızı çizgimizdir diyenlerin kızarmayan yüzleri mi dersiniz?
Anayasanın ilk dört maddesinin tartışılması mı dersiniz?
Demirtaş'a özgürlük mü dersiniz?
Demokratik özerklik mi dersiniz?
Cinsiyetsizlik propagandası mı dersiniz?
Ben küstüm oynamıyorum mu dersiniz?
3'lü kualisyonlardan 6'lı ganyana terfi mi dersiniz?
Bakanlık pazarlığı için zar atma mı dersiniz?
Siz ne dersiniz?
Hatalar olabilir,eksikler olabilir,kusurlar olabilir lakin bunların çözümü emin olun yine Cumhur İttifakı'nda.
14 Mayıs' ta Son söz Milletin.
Liderimizin izinde ve sözünde,
Bizim adayımız Recep Tayyip Erdoğan.
